Ecrimisil Davası (Haksız İşgal Tazminatı) – Hukuki Çerçeve, Şartlar ve Uygulama
- 23 Ağu
- 4 dakikada okunur

1. Giriş
Ecrimisil kavramı, Türk hukuk sisteminde, bir malın sahibinin rızası dışında ve herhangi bir hukuki hakka dayanmadan kullanılması durumunda, bu haksız kullanımdan doğan zararın tazminini ifade eder. Halk arasında “haksız işgal tazminatı” olarak bilinen bu kurum, taşınmazlar bakımından en çok karşılaşılan uyuşmazlıklardan biridir. Hukuk literatüründe, ecrimisil yalnızca mal sahibinin uğradığı fiili zararı değil, aynı zamanda bu haksız kullanım sebebiyle mahrum kaldığı gelirleri de kapsayan bir tazmin türü olarak kabul edilir.Yasal düzenlemede açıkça tanımlanmamış olsa da, uygulama alanı geniştir ve dayanağını özellikle Türk Medeni Kanunu’nun kötüniyetli zilyede ilişkin hükümleri ile Yargıtay içtihatlarından alır. Miras hukukunda özellikle birlikte mülkiyet ilişkileri (paylı veya elbirliği) içerisinde, intifadan men şartının kapsamı, zamanaşımı, görev-yetki ve hesaplama ilkeleri uyuşmazlığın merkezinde yer almaktadır.
2. Hukuki Dayanak ve Niteliği
Ecrimisilin temel hukuki dayanağı, TMK m. 995 hükmüdür. Bu maddeye göre kötüniyetli zilyet, hem malın kullanılmasından doğan tüm faydaları mal sahibine vermek hem de bu kullanımın sebep olduğu tüm zararları gidermekle yükümlüdür.Yargıtay, yıllar içinde verdiği çok sayıda karar ile ecrimisil kavramını şekillendirmiş, hangi koşullarda talep edilebileceğini ve nasıl hesaplanacağını netleştirmiştir. Burada ecrimisilin hukuki niteliğini doğru anlamak önemlidir:
Ecrimisil, bir kira bedeli değildir; kira sözleşmesi mevcutsa zaten işgal hukuka uygun hale gelir.
Ecrimisil, salt bir tazminat da değildir; içerisinde maddi zarar (malın yıpranması, eskimesi gibi) ve mahrum kalınan kazanç unsurları birlikte bulunur.
3. Ecrimisil Talebinin Şartları
Bir kimsenin ecrimisil talep edebilmesi için Yargıtay içtihatlarında ve doktrinde üç ana unsurun birlikte gerçekleşmesi gerektiği kabul edilmektedir:
a) Haksız İşgal
İşgalin hukuka aykırı olması gerekir. Bu, mal sahibinin rızasının bulunmaması veya kullanımın herhangi bir sözleşmeye, kanuni izne ya da idari karara dayanmaması anlamına gelir. Örneğin:
Kira süresi bitmesine rağmen taşınmazı boşaltmayan kiracı,
Ortak taşınmazı diğer paydaşların izni olmadan tek başına kullanan paydaş,
Tapuda malik olmayan bir kişinin taşınmaza el atması haksız işgal örnekleridir.
b) Kötüniyet
Kullanıcı, malı kullanma hakkı olmadığını bilmeli veya normal koşullarda bilebilecek durumda olmalıdır. İyiniyetli zilyetlerden ecrimisil talep edilemez. Kötüniyet değerlendirmesinde; kişinin mesleki bilgisi, taraflar arasındaki ilişkiler, tapu kayıtları, resmi yazışmalar ve ihtarlar önem taşır.
c) Zarar ve İlliyet Bağı
Mal sahibinin uğradığı zararın, haksız işgalden doğmuş olması gerekir. Bu zarar:
Malın yıpranması, bakım masraflarının artması gibi olumlu zarar kalemlerini,
Kullanım sonucu elde edilmesi mümkün olan ancak elde edilemeyen kira geliri veya başka gelirleri kapsayan yoksun kalınan kazanç kalemlerini içerebilir.
4. Kimler Ecrimisil Davası Açabilir?
Ecrimisil davası açma hakkı, yalnızca maliklere özgü değildir. Aşağıdaki kişiler de bu hakkı kullanabilir:
Taşınmaz üzerinde intifa hakkı veya üst hakkı gibi sınırlı ayni hak sahibi olanlar,
Elbirliği veya paylı mülkiyet ortakları (bazı özel prosedürlere uymak kaydıyla).
Ortak mülkiyet hallerinde:
Paylı mülkiyette: İşgalci paydaş değilse, her paydaş kendi payı oranında ecrimisil talep edebilir.
Elbirliği mülkiyetinde: Ortaklar birlikte dava açar.
İşgalci paydaş ise: Ecrimisil talebi için genellikle “intifadan men” (yararlanmadan men) ihtarı gerekir; bu ihtar, paydaşın tek başına kullanımını hukuka aykırı hale getirir.
4.1. Miras Hukukunda Birlikte Mülkiyet Türleri Açısından Talep Hakkı
Paylı mülkiyette her paydaş, taşınmazı haksız kullanan üçüncü kişiye karşı kendi payı oranında ecrimisil talep edebilir. Paydaşlar arasında ise, ecrimisil davası açılabilmesi için kural olarak intifadan men şartı aranır. Elbirliği mülkiyetinde mirasçılar birlikte hareket etmek zorundadır. Ancak uygulamada, mirasçılardan birinin diğerlerinin rızası olmaksızın taşınmazı tek başına kullanması halinde ecrimisil talebi gündeme gelebilmektedir. Yargıtay, mirasçının payına karşılık çekişmesiz kullandığı bir alan varsa bu pay için ecrimisil talebini reddetmektedir.
4.2. İntifadan Men Şartı ve İstisnaları
Paydaşlar arasındaki ecrimisil taleplerinde intifadan men şartı büyük önem taşır. Davacı paydaşın taşınmazdan yararlanma talebini davalı paydaşa dava tarihinden önce bildirmiş olması gerekir. Bu bildirim şekle bağlı olmayıp, noter ihtarı, yazılı veya sözlü bildirim ya da farklı delillerle ispat edilebilir. Ancak bazı istisnalar vardır. Taşınmazın doğal ürün verdiği durumlarda, taşınmazın üçüncü kişilere kiraya verildiği hallerde, paydaşlar arasında harici bir taksim ya da fiili kullanım ayrılığı bulunduğunda, ayrıca men veya müdahale davalarının açıldığı durumlarda intifadan men şartı aranmamaktadır.
5. Ecrimisil Miktarının Belirlenmesi
Ecrimisil miktarı mahkeme tarafından bilirkişi raporu ile tespit edilir. Bu hesaplamada taşınmazın emsal kira bedeli alt sınır olarak kabul edilir. Ancak taşınmazın niteliği, konumu, kullanım şekli, ekonomik getirisi ve kullanım süresi de dikkate alınır. İlk dönem için belirlenen kira rayici sonraki dönemlere tüketici fiyat endeksleri ya da üretici fiyat endeksleri oranında artırılarak uygulanır. Böylelikle ecrimisil yalnızca kira karşılığına indirgenmez, kullanımın gerçek ekonomik değeri hesaba katılır. Başka bir deyişle bu hesaplamada:
Taşınmazın emsal kira bedeli alt sınır olarak dikkate alınır.
Taşınmazın özellikleri, kullanım amacı, bulunduğu yer, piyasa koşulları ve kullanım süresi değerlendirilir.
Mal sahibinin elde edebileceği ancak elde edemediği gelirler de eklenebilir. Yargıtay, ecrimisilin yalnızca bir kira bedeli gibi hesaplanmasını değil, kullanımdan doğan fayda + yoksun kalınan kazanç şeklinde kapsamlı bir hesap yapılmasını öngörmektedir.
6. Usul, Yetki ve Zamanaşımı
Ecrimisil davası, Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılır.
Yetki bakımından dava, davalının yerleşim yerinde veya haksız fiilin gerçekleştiği yerde(taşınmazın bulunduğu yerde) açılabilir. Ecrimisil davaları ayni nitelikte olmadığından taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili değildir.
Zamanaşımı süresi 5 yıldır. Bu nedenle mal sahibi, geriye dönük en fazla beş yıl için ecrimisil talep edebilir. Bu süre, haksız işgalin öğrenilmesinden bağımsız olarak işgalin başladığı tarihten itibaren işler.
7. Yargıtay Uygulaması
Yargıtay kararları, ecrimisil davalarında özellikle şu noktaları vurgular:
Kira sözleşmesi mevcutsa ecrimisil talebi mümkün değildir; kira bedeli talep edilir.
Paydaşlar arasında ecrimisil talebi için intifadan men ihtarı zorunludur.
Ecrimisil talebi, malın fiilen kullanıldığı süreyle sınırlıdır.
Kira bedeli alt sınırdır; ancak kullanım şekline göre bu bedelin üzerinde de tazminata hükmedilebilir.
Ecrimisil, haksız işgalin sonuçlarını telafi eden, mal sahibinin haklarını koruyan ve kötüniyetli zilyedi cezalandırıcı yönü de bulunan özel bir tazmin türüdür.
Av. Gülce ÇAĞDAŞ
Kaynakça
1. TMK m.995 (Zilyedin sorumluluğu)
Yargıtay HGK, 30.09.2020, E.2017/1256, K.2020/706 (ecrimisilin kapsamı).
Yargıtay 8. HD, 10.12.2018, E.2018/15022, K.2018/19947 (elbirliğinde ecrimisil, çekişmesiz kullanım).
Zamanaşımı: 25.05.1938 tarih, 29/10 sayılı İBK ve yerleşik uygulama.
Görev–yetki: Asliye Hukuk; HMK m.6–16 bağlamı (özet)
Kayışlı, R.: “Mirasçılar arasında ecrimisil ve intifadan men”
Bayramoğlu, C.: “Mirasçılar arasında ecrimisil davası”.





